Teknoji`nin ilerlemesi haberalma imkanlarını iyice artırdı. Eskiden sadece televizyon ve gazetelerden haber tutduğumuz olaylardan şimdi anında haberdar oluyoruz… Malasef bazen “keşke teknoloji bu kadar ilerlemeyeydi” dediğimiz anlar da oluyor…
Özellikle türk kamoyunu izledikte üzülmemek elde değil…
Kaç asırlık bir devletin kamoyu`nu oluşturan unsurlarına baktıkca, Türkiye`nin neden bu kadar hücum ve tavizler karşısında etkisiz kaldığını daha iyi anlamak oluyor…
Osmanlıcada efkarıumumiye adlanan kamoyu bir sorun üzerine halkın genel düşüncesidirse, onu oluşturan unsurların en önemlisi medyadır. Sosyalı, yazılısı ve görseli ile medya…
Her gün Türkiye`nin tüm medyasını izleyen olarak, kamoyonun nasıl etkisizleştirildiğini görmemek adeta imkansızdır…
Bu konuya Azerbaycan`dan iki örnek vererek, devam etmek isterdim.
Yıl 1993. Özgürlüğüne yeni kavuşmuş Azerbaycan`da Elekram Humbatov diye birisi bölücülük yapmak istiyordu. Kendisini talış halkının kahramanı olarak lanse eden bu densiz ülkenin güneyinde bir “Talış Muğan Cümhuriyeti” kurmak niyetindeydi. O zaman Azerbaycan kamoyu o menhus planı suya düşürdü. Azerbaycan`ın tüm aydınları Elekram Hümbatov`un hareketini “vatana ihanet” olarak kiymetlendirdi ve sonucda hain plan baş tutmadığı gibi, Elekram Hümbatov da mahkum edildi. Malasef bu gün hapisde olduğu için bazıları tarafından “kahraman insan hakları savunucusu” ilan edilen Leyla Yunusların hizmeti ve Avrupa`nın baskısı ile Elekram Humbatov hapisden bırakıldı. Ama Azerbaycan Cümhurbaşkanı onu şartlı salıverdi: Bu hain Azerbaycan vatandaşlığından mahrum edilecek ve 48 saat içinde ülkeni terk edecek. Evet, o belki özgür oldu, ama doğulduğu topraklara bir daha ayak basamayacak. Bu sebeptende şu an Hollanda`da ermeni diasporu ile birge Azerbaycan ve Türk Dünyası aleyhine mitinglere, konferanslara katılıyor. Ama Azerbaycan için bu şahıs vatan haini ilan edildiği gün ölmüştür. Hatta akrabaları bile bu şahsla adlarının anımsanmasından rahatsızlar. Elekram Hümbatov Öcalan gibi 30 bin insanın canına kıymamıştı ama Azerbaycan ictimai reyi (kamoyu) onun bölücülüğünü vatana ihanet diye görmüşdü ve onun vatan haini olarak cezalandırılmasını istemişdi, kendi devletinden…
Yıl 2012. Azerbaycan`ın Orhan Pamuk`u olmağa niyyetlenen Ekrem Eylisli diye bir yazar “Taş uykular” diye bir roman yazdı… Azerbaycan`ı kötüleyen bu roman ermeni değirmanına su döküyordu. Azerbaycan tarihi ile ilgili gerçekleri Azerbaycan yazarı adına yakışmayacak bir durumda tahrifata maruz koymasına devletten önce kamoyu`ndan tepki geldi. Tüm yazarlar Ekrem Eylisli`ye karşı ayaklandı. Azerbaycan devleti`nin tüm imkanlarından faydalanan ve elüstü tutulan bu yazarın ihaneti`ne kamoyu bu cezanı verdi: Vatana ihanet!
Kamoyunun milli duruşu Azerbaycan Cümhurbaşkanı İlham Aliyev 7 şubat 2013 yılında devletin Ekrem Eylisli`ye verdiği tüm resmi ünvanları geri alması ile sonuclandı.
Na kadar hazindir değilmi? Azerbaycan Cümhurbaşkanı hain kim olursa olsun cezalandırdığı halde Türkiye Cümhurbaşkanı Abdullah Gül “türkler ermenileri kesmiştir” yazdığı için Nobel alan Orhan Pamuk`u Çankaya Köşkü`nde şeref konuğu olarak, ağırlıyordu…Ve türk kamoyu bu olayı alkışlıyordu…
Farkı gördünüzmü? Haini öven bir zihniyet elbetki halkı etkisizleştirecektir…
Asl olan kamoyudur. Kamoyu haini elüstünde tutarsa, cümhurbaşkanı`nın onu şeref konuğu olarak davet etmesi yadırğanmamalıdır…
Bunun için Türkiyemize hem de milli kamoyu oluşturan unsurlar gerektir…
Liberalizmin bataklığında kaybolanların, kozmopolit beyinlerin oluşturduğu kamoyu hainleri kahraman yapar, milleti de ayakta uyutur…
Ankarayı düşmekle tehdid eden bir yapı varsa, onu ilk önce kamoyu mahkum etmeli… Bu yoksa, elbetki, birileri tavizler vermeğe devam edecek…
Sonuc artık gözönündedir.
Türk düşmanları borazan ötdürürken, Türk`ün sesi duyulmuyor Türkiyemizde!
Milli aydınlar önce bu sorunu çözmeğe çalışmalı…
Milli devlet için milli irade lazım…
Milli irade için de milli kamoyu!..