Akil insan… Akil Heyet…
Düşündükce insanın içi parçalanıyor…
Bir söze ancak bu kadar ağır darbe vurula bilirmiş…
Biz akil insan dedikte hep kimi hatırladık?
Bilge Hakan`ın yol yoldaşı Bilge Tonyukuk`u, Dede Korkut`u, Emir Sultan`ı, Ahmet Yasevi`ni, Şeyh Edebalı`yı, Ak Şemsettin`i, Hüseyin Bey Lele`ni…
Evet, bizim için akil adamlar onlardı…
Onlar`ın aklı hükümdarların gücü ile birlik olub, devletlerimizin isimlerini tarihe yazdırdı…
Evet, bizim için akil adamlar onlardı…
Yani, akil insanlar milletin çok güvendiği, hiç bir çıkar beklemeden milleti için mücadele eden ve milletin her zaman saygı duyacağı ve sözünü eşideceği kişilerdir…
Millet o kişileri sever ve seçer…
Onların koltukları olmaz, onların makamı milletin gönül tahtında kurular…
Millet`in ağır günlerinde o akil insanlar meydana çıkar ve sözünü deyer…
Mesela, Azerbaycan Milli Mücadele Hareketi başladığı zaman millet meydanda hükumet büyüklerini değil, Elçibey`i, Bahtiyar Vahabzade`ni, Sabir Rüstemhanlı`nı, Hudu Mammadov`u görmek istiyordu.
Neden? Çünki milletin gözünde, gönlünde o insanlar vardı…
Millet mevcut hükumete değil, o insanlara güveniyordu…
O insanları kendilerine “akil insan” seçmişlerdi…
Ve ya başka bir örnek vereyim…
Ermenistan-Azerbaycan savaşının ilk dönemlerinde Bakü`de bir akil insan heyeti kuruldu. Sovyetler iki halkı mevcut durumla barıştırmak istiyorlardı ve bu heyet bunu yapmalı idi…
Ama bizim akil insanlar Moskova`ya dediler ki, Ermenistan toprak işğalından vaz keçib, bizim topraklarımızı geri vermeyene kadar iki halkın barışından konuşmağa deymez…
Evet, akil insan hükumetlerin değil, halkın sözçüsüdür…
Akil insan`ın sözü milletin sınır uçlarıdır…
Bu sebepten de akil insanları siyasi iktidarlar değil, halk seçmelidir…
Akil insan vatandaşı olduğu ülkenin bir etnik grubu için değil, millet için çalışmalıdır…
Devletten yana olmalıdır, hansısa terörist grupdan değil…
Bu sebepten millet tarafından kabul edilmeyen, nifretle anılan bir grubu savunanlardan “akil heyet” olmaz…
Dahası, paralı hizmet edenden akil olmaz…
Bu milletin aydınları, akilleri binlerce sene devletinin ve milletinin bekaası için çalıştı ve hiç birisinin aklından “devletten nemalanalım” diye bir fikir geçmedi… Geçseydi, zaten akil olmazdı…
Ne yazık ki, Türkiye`mize bu acı yaşatılıyor…
Akil insan sözü degerini itiriyor, Türkiye`de, malasef…
Evet, bu gün oluşturulan “akil heyet” ne yazık ki, Türkiye`de barışın sağlanmasından daha çok Apo`ya hizmet ediyorlar…
Hükmü üzüne okunmuş bir cocuk katili`ni özgür bırakmak istiyor bu “akil adamlar”…
Çingiz Aytmatov`un bu gün kemikleri sızlıyor ki, onun “Al Yazmalım” eserinin kahramanı “İlyas” ile üne kavuşan Kadir İnanır bu gün teröristbaşı`nın sözçülüğünü yapıyor…
Böylece, malasef Türkiye`de “akil insan”lık gözden düşürülüyor…
Bütün bunlar benim Ak Şemsettinler, Emir Sultanlar, Ahmet Yaseviler, Bilge Tonyukuklar yetişdiren sevgili Türk milletimin gözleri önünde oynanılıyor…
Umutsuz değilim, aslında…
Tarih boyu içimizde hainler hep oldu…
Ama benim milletim sabırlıdır…
Kolay kolay ayağa kalkmaz…
Kalktığı zaman ise “damda olan, aşağıya inmesin, tarlada olan, geri dönmesin”…